Sözler Ansiklopedisi

Samiha Ayverdi Sözleri

Samiha Ayverdi Sözleri

Sayfa İçeriği: Samiha Ayverdi Sözleri, Samiha Ayverdi Tasavvuf Sözleri ve Samiha Ayverdi Alıntıları.

Samiha Ayverdi Sözleri

Biz insanlar, çok defa koşa koşa gittiğimiz bir yolda, elimizden, kolumuzdan, boynumuzdan, haberimiz olmadan düşen kıymetli bir mücevheri aramak için geri dönen şaşkın yolcuya benzeriz.

Rüzgarla şuraya buraya sıkışan tohum gibi, kaderin buyruğu rüzgârı da hakikat ve aşk tohumu için hangi semti intihap etmişse, onu orada yeşertir ve inkişafına kimse mâni olamaz.

Akıl hakikate perdedir. Eğer bu manalar, okumak ve bellenmekle elde edilebilseydi, alemin hali değişir bir başka halde dönerdi.

Bil ki her şey insana fedadır, insan da kendisine.
Lazım olan gönülle, gönül sahibine yar olmaktır.
Bütün alem bir kişidir.
İnsan kendini bildi mi, her şeyi bildi demektir.

-Zaman kalburu işini bilir.
Kendisine tevdi olunan her kıymeti, bıkıp usanmadan aheste aheste eler durur.
Düşene dur demez, kalanı da silkip atar.
Dökülen dökülür, kalan kalır…

Susarız; zira çok defa düşüncemizin afet kesilmiş dehşetine denk olan ifade, söz değil sükûttur.

Fakat aşkın kara yazı yazmaya ihtiyacı yoktur ki…O kendi ateşiyle yazar. Elle yazılan her şeyin gün olup bozulması tehlikesi vardır. Fakat gönülle yazılan yazıları silecek ve bozacak kuvvet yaratılmış değildir.

Aşk alemden ayrı ve gayrı değil. Vücutta can nasılsa da alemlerde öyle. O, şu gördüğümüz kâinatın her bir zerresine serpilir; fakat bizde, bizim varlığımızda tamamıyla mevcut ve hâkim. Biz onda yaşıyoruz bizde yaşıyor; onun kuvvetleri bizde hüküm buyruk yürütüyor. Ateş, hava, su, toprak da o. O, tabiatın bilcümle varlıkları altında gizli, yalnız insanda maruf ve malum…

Bir an, kendinin rabbani kudrete karşı yokluğunu bilerek yaşamak, beşeriyet kirleriyle yıllarca yaşamaktan daha âlâ ve faydalıdır.

İmansız münevveri ve taklitçi cahili ile garba teslim olan bir cemiyetin, asırların arkasından gelmiş temel kaide ve milli saltanatının, yabancı kültürlerin istila orduları tarafından yakılıp yıkılmasından daha tabiî ne olabilir?

Görücü gözü ve işitici kulağı mazisine açıldığı an, o hatırlayış, bir milletin silkinip dirilişi ve uyanışı demektir.

Bence, hayatta gaye ne muharrirlik ne sanatkârlık ne kaşifliktir. En büyük hüner iyi insan olabilmektir.

İlim, madde çemberini aşıp vicdâniyet hududuna sıçramadıkça esaretten başka bir şey değildir.

Kayıkçının uzaklara dalan siyah, duru gözleri, dağılmış hatıraları bir mıknatıs gibi topluyordu…

İş, bakmakta değil görmektedir.

Gayeli ve kararlı adam ol. Gel-geç tabiatlıların ideallerine eriştikleri görülmemiştir. Onun için azimli ve sebatkâr ol ki, tuttuğunu koparasın. Herhangi bir mes’eleyi huşûnetle değil sükûnet ve hoşlukla halletmeyi âdet et. Onun için Resûlullah Efendimiz: “Allah, güzeldir, güzeli sever” buyurmuşlardır…

Evlatlarının bedenleri kadar ruhlarını da besle. Onlar sana Hakk’ın emanetidir. Bu emâneti kurda kuşa kaptırmamaya dikkât et.

Ölçün doğruluk olsun, aleyhinde dahi olsa doğruyu söylemekten çekinme.

Haksız olduğun bir mes’elede, haklı olduğuna kendini inandırmaya çalışma.

İnsanların kusurlarını gözünde büyütme. Arkadaş, dost, meslektaş ve yakınlarının kabahatlerini değil, meziyetlerini görmeye çalış. Kusurlarını ararsan, onlar da sende arar ve senin bulduğundan fazlasını bulurlar.

Arabulucu ol, arabozucu olma. İyilik yapmak için fırsat gözle. Bulamazsan icâd et. Zirâ kula hizmet, Hakk’a hürmet ve ibâdettir.

BİZİ TAKİP EDİN!

Hemen Takip Et Sözleri Kaçırma!

Facebook Sayfamızı Beğenin, En Güzel Sözleri Kaçırmayın!